Dünyanın birçok bölgesinde milyonlarca insan temiz suya erişemeden yaşam mücadelesi veriyor. Özellikle Afrika, Asya ve Afganistan gibi bölgelerde kadınlar ve çocuklar her gün kilometrelerce yol yürüyerek sağlıksız sulara ulaşmaya çalışıyor.
Su kuyusu bağışı, sadece bir altyapı çalışması değil;
hayat kurtaran, nesiller boyu süren bir sadakadır.
Temiz su, en temel insan ihtiyacıdır
Kirli su; hastalıkların, ölümlerin ve yoksulluğun başlıca sebebidir
Açılan her su kuyusu;
yüzlerce insanın hayatını değiştirir
çocukların okula devam etmesini sağlar
hastalıkları azaltır
bölgeye bereket getirir
Bu yüzden su kuyusu bağışı, en etkili ve kalıcı yardımlardan biridir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurmuştur:
“İnsanlara ve canlılara su veren kimseye Allah sevap verir.”
(Buhârî)
Başka bir hadis-i şerifte ise:
“Sadakaların en faziletlisi su sadakasıdır.”
(Ahmed b. Hanbel)
Bu hadisler, su kuyusu bağışının dinimizdeki üstün yerini açıkça göstermektedir.
Yüce Rabbimiz buyurur:
“Biz her canlı şeyi sudan yarattık.”
(Enbiyâ, 30)
Su; hayatın özü, rahmetin sembolüdür. Suya vesile olmak ise hayata vesile olmaktır.
Bağışçılarımızın emanetleriyle;
Afrika’da susuz köylerde
Asya’da temiz suya erişimi olmayan bölgelerde
Afganistan’da kriz ve yoksulluk içindeki yerleşimlerde
kalıcı su kuyuları açarak binlerce insanın hayatına dokunuyoruz.
Açılan kuyular, bölgenin ihtiyacına göre planlanmakta ve uzun yıllar hizmet vermektedir.
Su kuyusu bağışı, sadaka-i cariye hükmündedir. Yani;
Kuyudan içilen her yudum
Abdest alan her kişi
Sulanan her tarla
Canlanan her hayat
bağışçıya sevap olarak yazılmaya devam eder.
Resûlullah (s.a.v) buyurur:
“İnsan öldüğünde ameli kesilir; ancak sadaka-i cariye, faydalı ilim ve kendisine dua eden hayırlı evlat hariç.”
(Müslim)
Bir su kuyusu;
bir annenin duası,
bir çocuğun sağlığı,
bir köyün geleceği demektir.
Su kuyusu bağışı yaparak, Afrika, Asya ve Afganistan’daki kardeşlerimizin hayatına umut olabilir, sevabı bitmeyen bir hayra ortak olabilirsiniz.